PKK’lı Şivan Perver ve yancısı İbrahim Tatlıses

PKK’lı Şivan Perver ve yancısı İbrahim Tatlıses

AKP tarafından kamuoyu önünde adeta seferberlik ilan edilerek yürütülen “Apo/PKK açılımında” ön plana iki tane sözde sanatçı çıkmıştır. Birisi Apo posterleri önünde PKK’lılara konserler vermiş olan ve Apo’nun yanında diz çökmüş şekilde onun konuşmasını dinleyen PKK’lı Şivan Perver , diğeri ise böylesine süreçlerde hep “PKK yancısı” gibi hareket eden İbrahim Tatlıses’tir. AKP İmralı’daki alçak ile pazarlıklara başladığını ihanet borsasına bildiriyor, ilk destek açıklamaları bu iki sözde sanatçıdan geliyor. İbrahim Tatlıses bu işleri biraz daha dengede götürüyor, Şivan Perver ise PKK ile yakın ilişkisini alenen ortaya koymuş birisidir. PKK’lı Şivan Perver , İbrahim Tatlıses’in işte bu dengeciliği yüzünden onu geçmişte “Kürt sanat düşmanlığı” yapmakla suçlamıştı. Şimdi ise “Apo/PKK açılımına” ortaklaşa destek veriyorlar.

Erbil’den Şivan Perver “Keke İbrahim ile birlikte Türkiye’deki bütün sanatçılara söylüyoruz; Türkiye’deki bütün sanatçılar bu yeni sürece katılmaları gerekiyor” şeklinde ihanete ortak arama çağrısı yaparken, İbrahim Tatlıses’de “Dağa çıkan da bizim kardeşimizdir” diyerek “Başbakan’a güveniyorum, bu işi o becerir” vurgusuyla da AKP’nin Apo ile yaptığı pazarlıklara destek çıkmıştır. Her iki sözde sanatçının bir başka ortak noktası da AKP’ye çok yakın olmalarıdır. Şivan Perver’in nikah şahitliğini Recep Tayyip Erdoğan yapmıştır ve Bülent Arınç’ta Şivan Perver’e “Keşke memlekete gelip Mevlanamız olsan! Gel, Mevlanamız ol!” çağrısında bulunmuştur. İbrahim Tatlıses ise AKP’den milletvekili olabilmek adına hala mücadelesine devam ediyor, ölümden döndüğü halde köşesinde oturup şükretmeyi ve ihanet oyunlarına bulaşmamayı akıl edememektedir. Silahlı saldırıya uğradığında geçmişte yaptıkları bile unutulup, bu toplum bünyesinde üzüntüler dile getirilmişti. Ama zihniyet aynı olunca değişen bir şey olmuyor. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’yi bile bu zihniyet çileden çıkarmış ve şunları söyletmiştir: Milletimizin yakından tanıdığı Urfalı bir türkücü bile sanal ortam vasıtasıyla, insan sevdalısı bir sanatçı olduğunu ileri sürerek, özlediği barış yolunun önüne hendek değil, köprü kurulmasını istemektedir. Bu köprünün altından şehit kanı aktığını, karşı tarafında ise Kandil ve İmralı olduğunu ya anlamamakta ya da anladığı halde bundan bozuk zihniyeti gereğince gocunmamaktadır.”

Elinde silah bulunan ve kuruluş amacı insan öldürerek taleplerini yerine getirme olan bir terör örgütüyle ” barış, dostluk, kardeşlik” kavramlarını yan yana getirmek ihanete kılıf bulmaktan başka bir şey değildir. Dillerinden bu kavramları düşürmeyen PKK’lı Şivan Perver ve yancılığa soyunan İbrahim Tatlıses’e sormak lazımdır. Geçmişte terör örgütü militanlarına “HEP’e destek vermeyen Kürdün tavuğuna kadar öldürün” emri veren (AB)(D)ullah Öcalan şimdi hangi barışı sağlayan taraf olacaktır? Türk-Kürt demeden “öldürün” emrini veren birisi nasıl olurda bugün Kürtlerin temsilcisi haline getirilir?

“APO/PKK açılımını” savunan ve destekleyenlerin ağzındaki en iğrenç propaganda “Türk-Kürt kardeşliği…” şeklinde başlayan cümlelerle oluşmaktadır. PKK, Türk milleti arasına ekilen ihanet tohumu, yakılan etnik fitne ateşidir.

Şivan Perver, İbrahim Tatlıses gibiler Kürt kökenli vatandaşlarımıza ihanet eden kişilerdir. Apo ve PKK açılımını kim yapıyor ve destekliyorsa en büyük kötülüğü aynı zamanda Kürt kökenli vatandaşlarımıza da yapmaktadır. Bunu anlamak için ortalama bir zeka sahibi olmak yetiyor ama bunlar bunu bir türlü idrak edememektedir. AKP tüm idraksiz ve ihanete müsait tipleri harekete geçirmiştir. Şivan Perver ve İbrahim Tatlıses de bu süreçte yerlerini ilk önce alanlardan olmuşlardır.

Bu iki sözde sanatçıya tavsiyemiz İmralı’da çok sevdikleri Apo’ya bir konser düzenleyerek Apo’nun gönlünü eğlendirmeleridir. Apo’ya sadece televizyon vermek yetmez, sırayla konserler de düzenlenmelidir. “Apo açılımının” içi böyle böyle doldurulmalıdır. Recep Tayyip Erdoğan’a başvururlarsa inanın anında talimatı verecektir. Bu süreç öyle bir hal aldı ki, kim PKK’lı, kim AKP’li, kim BDP’li birbirinden ayırmak gerçekten zorlaştı.

Şivan Perver’in hayatı PKK lekesiyle şekillenmiştir, İbrahim Tatlıses de PKK yancılığına soyunarak bu toplumda itibarını artık yitirmiştir. Onları sadece PKK/AKP alkışlıyorsa zaten meselenin odak noktası anlaşılmıştır. Türkülere ihanet bulaşıyorsa , o türküler bu topraklara ait değildir artık…

YILDIRAY ÇİÇEK/ ORTADOĞU