KILIÇ: FATIH TERIM RÜŞTÜNÜ ISPATLAMIŞ BIRISI
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Fatih Terim’in rüştünü ispatlamış birisi olduğunu belirterek, “2002 yılında Şenol Güneş’in milli takımla yakaladığı başarı neyse temenni ederim ki Fatih Terim’le bir benzerini yakalarız.” dedi.
Bakan Suat Kılıç, TGRT Haber televizyonunda katıldığı programda spor gündemindeki gelişmelere ilişkin soruları cevapladı.
Fatih Terim’in rüştünü ispatlamış biri olduğunu ifade eden Kılıç, “2002 yılında Şenol Güneş’in milli takımla yakaladığı başarı neyse temenni ederim ki Fatih Terim’le bir benzerini yakalarız. Avrupa Şampiyonası’nda yeniden yeni bir kulvar var. Hazırlık maçlarında milli takım iyi bir görüntü sergiledi. Herkesin dediği 3 maç önce Fatih Terim’i getirseydik Brezilya ‘da düzenlenecek dünya kupasına gider miydik? Kadere, kısmete inanmak lazım. Abdullah Avcı’yı getirirken de milli takımda başarılı olacağına, milli takımın dilinden anlayacak bir hoca getirildiğine inanıldı. Abdullah Hoca’nın getirildiği dönemde Fatih Terim’le anlaşma yapılsaydı belki o dönemde bazı olumsuzluklar yaşanacaktı. Bunun garantisini vermek mümkün değildi.” diye konuştu.
“SPOR TOTO’NUN GÖREVİ BAHİSLE MÜCADELE ETMEKTİR”
Spor Toto’nun tek görevinin sadece iddia oynatmak değil, illegal bahisle mücadele etmekle görevli bir numaralı kurumun yine Spor Toto olduğunu söyleyen Kılıç, şöyle devam etti:
“Yaklaşık olarak Türkiye’de 2 milyar dolarlık illegal bahis sektörünün olduğu tahmin ediliyor. Eğer Spor Toto’nun kontrol edeceği yetkisi olmasa bu rakamlar çok daha yukarı çıkar. Bu kurumu özelleştirirken reklam serbestisini, oyun kurallarını ve piyasadaki düzenleyici ve kontrol edici yetkileri kurallara bağlayacağız, ondan sonra sınırlandırılmış bir alanda özelleştirmeye çıkacağız. Benim bakanlığım döneminde tek bir yeni oyun eklenmedi ve tek bir bayii açılmadı. Reklam gelirlerini de minimize ettik, buna rağmen Spor Toto’nun cirosu yıl sonu ile beraber 7 milyar lira. Spor Toto’yu kurum olarak içindeki oyun ve bayilerle birlikte özelleştireceğiz.”
“SPOR KULÜPLERİNE VERGİ AFFI YOK”
Bakan Kılıç, spor kulüplerine vergi affı ve prim affı olmadığını gündemde yeniden yapılandırma, düşük faizli kredi çalışmasının da bulunmadığına işaret etti.
Kılıç, “Dolayısıyla futbol kulüpleri devletten parasal bir beklenti içinde girmesinler. UEFA’nın mali yönetim kriterleri Türkiye’de mevzuata girmiş olacak, daha sıkı bir döneme gireceğiz. AK Parti döneminde 3 defa prim affı oldu. Kulüp başkanları sözler veriyorlar. Kulüplerini şampiyon yapmak için pahalı transferler yapıyorlar. Siz ne kadar yapılandırıp ne kadar o borcu küçültürseniz küçültün sadece yeni gelen o başkana daha fazla borçlanma cesareti gelir. Dolayısıyla değişen başkanları ve yönetimleri değil kurumsal yapıları ve kulüplerin tüzel kişiliklerini muhatap alarak düzenleme yapmak gerekir.” ifadelerini kullandı.
“DEPLASMAN YASAĞINI BİZ KOYMADIK”
Bakan Kılıç, deplasman yasağını kendilerinin koymadığını, İstanbul Valisinin koyduğunun sanıldığını belirterek, “Ben Vali Bey’e, çıkın ve bu yasağı sizin koymadığınızı anlatın. İstanbul Emniyet Müdürü de koymadı bu yasağı. İstanbul’da 3 büyük kulüp ortak karar alıp İl Güvenlik Kuruluna biz deplasmana seyirci götürüp ağırlamak istiyoruz dedikleri an bu yasak kalkar. Deplasmana götürülen taraftarın sorumluluğu o kulübe ait, o nedenle kimse bu sorumluluğu almıyor. Taraftar derneği liderlerinin gidip kulüp başkanına bize bir defa şans verin, bir daha da vermeyin demesi lazım. Bu yasak ilkellik, bu aşamadan sonra bu kulüp başkanlarının ayıbıdır.” görüşünü aktardı.
“KULÜPLER ÖNLEM ALIRSA ŞİDDET OLAYI YAŞANMAZ”
“Beşiktaş-Galatasaray maçında o olaylar yaşanmasaydı belki Fenerbahçe-Galatasaray maçında o kadar tedbirli olunamayabilirdi.” diye devam eden Kılıç, “Polisin ve savcının yetkisiyle sporda şiddeti önlemek mümkün değil. Kulüplerin tavrı bu durumu belirleyen faktörlerdir. Gereken önlemleri kulüpler alırlarsa tribünlerde şiddet olayı yaşanmaz. Şiddete sebep olan taraftar gruplarını, liderlerini himaye etmezlerse tribünde şiddet yapacak adam kalmaz zaten. Fenerbahçe-Galatasaray maçı için iki kulübe de teşekkür ediyorum, böyle olursa Türkiye’de hiçbir maçta olay yaşanmaz.” açıklamasını yaptı.
“ŞİKE SORUŞTURMASI HUKUKİ BİR SÜREÇTİR, SABIRLA BEKLEMEK LAZIM”
Şike konusuna da değinen Bakan Kılıç, şunları dile getirdi: “Şike soruşturması siyasi bir süreç değildir, sportif bir süreç de değildir, şike soruşturması tamamen hukuki bir süreçtir. Bu uzun sürecin sonuna gelindi. Sabırla beklemek lazım. Kupa konusuna bizim girmemiz doğru değil, futbolun özerk yapısı içinde bu işin TFF’si, UEFA’sı, FIFA’sı var.Özerk yapısı içinde bu işi çözmek tamamen futbolun profesyonel yönetiminin meselesidir, siyasetin meselesi değildir. Türkiye’de bugüne kadar siyasiler eli ile alınmış ya da verilmiş bir kupa yoktur, bu konuda herkesin anlayış göstermesi lazım.”
“ŞİKE SÜRECİ YARGITAY DA YENİ BİR SÜREÇ KAZANACAK”
Kılıç, “Şike süreci nihayetinde siyasi bir süreç değil. Bizim doğrudan taraf olduğumuz bir süreç de değil. Yargıtayın ortaya koyacağı karara göre yargı süreci ya Yargıtay aşamasında sonlanacak ya da yeni bir boyut kazanacak.” diye sözlerini sürdürdü.
“TRABZONSPOR SPOR KOMPLEKSİNE KAVUŞMUŞ OLACAK”
Kılıç, Trabzonspor Spor Kompleksi için de, “Trabzon’da zemin sorunu var, dolgu yapıp denizin üzerine inşa ediyoruz, denizin üzerine inşa etmesek seneye yetişme sözünü verirdim bile. Şu ana kadar temelini attığımızı stadyumlar; Mersin bitti, Afyon %90 düzeyinde, Malatya %30 düzeyinde, Sivas’ta %10, Samsun’da %15 düzeyinde. Eskişehir, Antalya, Gaziantep’te temelini attık devam ediyor. Bursa ve Konya stadyumlarını da belediye ile birlikte yapıyoruz, temellerini attık, kaba inşaatları devam ediyor. Bu stadyumlar 15 bin ila 40 bin kişi seyirci kapasitesi arasında değişiyor. Trabzon’da sadece bir stadyum yapmıyoruz. Trabzon’un bilinen kamp tesislerini de stadyumun yanına taşıyoruz. Ayrıca 12 tane spor salonu ve 3 bin kişilik spor salonu yapıyoruz ve açık diğer spor alanlarını kuracağız. Dolayısı ile Trabzon sadece bir stadyuma kavuşmayacak, Trabzonspor bir spor kompleksine kavuşmuş olacak.” açıklamasını yaptı.
cihan