EROĞLU: BAZI SERMAYE ÇEVRELERI, BU KANUNUN ÇIKMASINI ISTEMIYOR
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu ile Türkiye’nin tabiatı koruma ve çevre konusunda adeta sınıf atlayacağını belirterek, bazı sermaye çevrelerinin ise bu kanunun çıkmasını istemediğini söyledi.
Eroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kanun tasarısının son derece muazzam yenilikler getirdiğini ifade ederek, tasarıyla ilgili 6 yıldır çalışma yapıldığını ve bütün tarafların görüşlerinin toplandığını anımsattı.
AB müzakere sürecinde en zorlu faslın çevre olduğuna dikkati çeken Eroğlu, Türkiye’nin buna ilişkin çok büyük bir mesafe katettiğini anlattı.
Çevre konusunda büyük yatırımlar yaptıklarını hatırlatan Eroğlu, atık su arıtma tesislerinin kapasitelerini artırdıklarını, katı atıkla ilgili tesislerle tıbbi atık tesisleri, zehirli ve zararlı atık tesisleri, hava ve deniz kirliliği ölçüm istasyonları kurduklarını, deniz vasıtaları için atık alım, kabul ve bertaraf tesisleri oluşturduklarını ve mavi bayraklı plaj sayısının hızla arttığını aktardı.
Eroğlu, “Dolayısıyla turizm geliri artmışsa, 33 milyona çıkmışsa bunda çevre temizliğinin büyük rolü var. Şu anda AB’ye dahil ülkelerden çevre açısından, yeşillendirme, ağaçlandırma, tabiatı koruma açısından daha ileri noktadayız. Bunu gururla ifade ediyorum” diye konuştu.
Çevre faslının 2009 yılında açıldığını anlatan Eroğlu, tabiatı ve biyolojik çeşitliliği koruma konusunda Türkiye’deki mevzuatta kargaşa bulunduğunu, bu nedenle AB’nin isteği doğrultusunda ciddi çalışmalar yaptıklarını söyledi.
-“Bu kanun hazırlanırken, bütün tarafların görüşü alındı”-
Eroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Dolayısıyla bu konuda çerçeve yasaya sahip olmadığımız, mevcut koruma kanunlarının parçalı olduğu, uluslararası standartları sağlamadığı, Türkiye’de tabiatı koruma sistemi olmadığı için çevre faslı kapanış kriterlerinden birisi de Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu çıkarılması diye açıldı. Bunu talep ettiler. Doğru, haklı. Dolayısıyla biz de Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu’nu çıkarma taahhüdünde bulunduk.
Bu kanun hazırlanırken, bütün tarafların görüşü alındı. Görüşü alınmayan kurum yok. Bu kanunla daha geriye gitmiyoruz kesinlikle. Daha etkin koruma için yeni düzenleme geliyor. Milli Parklar Kanunu’nu yeni kanun içine alıyoruz. Bütünlük sağlanıyor. Bizde kanunlarda bölük pörçük maddeler var. Onların hepsini bir çatı altında topluyoruz. Deniliyor ki ‘Efendim Milli Parklar Kanunu kaldırılıyor’. Efendim kaldırmıyoruz. Bu kanunu tek bir çatı, çerçeve altında topluyoruz.”
Ayrıca bilim adamlarının ve kamu kurumlarındaki uzmanların katılımıyla Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Danışma Kurulu kurulacağını belirten Eroğlu, turizm gelişme bölgelerinin, Orman ve Su İşleri Bakanlığının uygun görüşüne bağlandığını kaydetti.
-“Daha sıkı bir koruma geliyor”-
“Üstün kamu yararı” hususuna da itiraz edildiğini aktaran Eroğlu, şunları kaydetti:
“Efendim şu anda üstün kamu yararı diye bir şey yok. Biz bunu daha da geliştiriyoruz. Bu konuda zaten mevcut mevzuatta muğlak bir ifade var, ‘kamu yararı’ diye. Biz bunu sınırladık. ‘Biz bir takım tabiat parklarında, milli parklarda efendim rezidans inşaatına müsaade edeceğiz. Oralara oteller yapılacak’. Yok böyle bir şey. Daha sıkı bir koruma geliyor. Üstün kamu yararı kararı. Halk sağlığı, kamu güvenliği ve çevreye fayda açısından bir tesis kurulacaksa ona müsaade ediyor. Hatta son revizyonda, bir bakanlığın yetkisindeydi, bunu komisyon Bakanlar Kurulu’na aktardı. Şu anda benim yetkimde hatta genel müdürün yetkisinde olan bir hususa biz sınırlama getiriyoruz. Herhalde milletin Bakanlar Kurulu’na güvenmesi lazım değil mi? Neticede orada bütün bakanlar var.”
Koruma konusunda ilgili tarafların aktif katılımı ile şeffaflığı sağlayacak hükümler getirildiğini belirten Eroğlu, korunan alanlarla ilgil faydalı çalışanların teşvik edilmesi hususunun da getirilen yeniliklerden biri olduğunu aktardı.
Üzerinde önemle durulan “elverişli koruma statüsü”nün ilk defa mevzuata eklendiğini anlatan Eroğlu, ekolojik etki değerlendirmesinin de getirilen önemli bir yenilik olduğuna dikkati çekti.
Verilen zararlara ilişkin de ağır cezalar getirildiğini vurgulayan Eroğlu, koruma alanı ilan edilen bir bölgede vatandaş zarar görüyorsa bunun da karşılanacağını söyledi.
-“Vatandaşlar endişe etmesinler”-
Eroğlu, “Vatandaşlar endişe etmesinler. Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanunu ile biz tabiat koruma ve çevre konusunda adeta bir sınıf atlayacağız. Bunu çok açıklıkla söylüyorum. Bu Kanun’un gecikmesi bana göre tabiatı koruma açısından mahsurludur. Bir an önce kanunun mutlaka gelmesi gerekir” görüşünü dile getirdi.
Kamuoyunda tasarıya ilişkin yanlış bir bilgilendirmenin söz konusu olduğunu savunan Eroğlu, şu görüşleri ifade etti:
“Bunun altında da şunu seziyorum ben. Bu kanun işi daha da zorlaştıracak. Bazı sermaye çevreleri bu kanunun çıkmasını istemiyor. Bakın bunu net olarak söylüyorum.
Kanunu okusunlar lütfen. Eskiyle mukayese etsinler. Şimdi ben de bir tablo hazırlatıyorum. Mevcut durum ne, bununla ne getiriyor, arada dağlar kadar fark var. Tabiatı ve biyolojik çeşitliliği koruma konusunda çok kesin hükümler, cezalar, müeyyideler, şeffaflık getiriyoruz. Katılımcı bir anlayış yoktu, katılımcı bir anlayış getiriyoruz. Bundan daha güzeli olabilir mi? Ben hayret ediyorum.”
Gazetelerde, kanun tasarısına ilişkin bir takım yanlış haberler yer aldığını hatırlatan Eroğlu, medyanın halkı çok açık bir şekilde aydınlatması ve doğru haber vermesi gerektiğine işaret etti.
-“Bir takım patronlar, kanunun çıkmasını önleyici çalışmalar içine girdi”-
Eroğlu, “bir takım patronların, menfaatlerine halel gelecek diye kanunun çıkmasını önleyici bir takım çalışmalar içine girdiklerini” savundu.
Yasa tasarına ilişkin, Meclis’teki partilerin grup başkanvekillerine bir bilgi notu ve sunum verileceğini aktaran Eroğlu, hazırlanan mukayese tablosunu da önümüzdeki günlerde basına sunacaklarını vurguladı.
Bakan Eroğlu, “Takdir yüce Meclisin. Tabii Hükümetimizin, Başbakanımızın kararı da önemli. Ama önce bu çok hassas bir konu olduğu için her tarafa çekilebiliyor. İki kere iki dört diye bir şey değil. Ama bu konuda AB’den görüş alındı. Özellikle AB Bakanlığından görüş alındı. Bu konuda herhangi bir itiraz yok. Bir an önce çıkmasında çok büyük fayda mütalaa ediyoruz. Ne açısından? Korunan alanların daha sıkı korunması açısından” şeklinde konuştu.
Kanunun, Türkiye’de tabiatı, biyolojik çeşitliliği ve türleri korumayı hedeflediğini vurgulayan Eroğlu, şöyle devam etti:
“Aksini iddia eden varsa madde madde bize söylesin. Başlık atarak, ‘rezidans yapılacak, otel yapılacak’ diye bize böyle havadan değil, ‘şu kanunun şu maddesi buna cevaz veriyor’ diye yazarsa inanırız. Yoksa orada bir muhabirin işi anlamadan, kanunun ruhunu anlamadan bu şekilde haber yapması ve patronların bu haberi mutfağa da tezgahlaması gerçekten çok üzüntü verici bir husustur” ifadesini kullandı.
AA