Türk irfanı “boğaz dokuz boğumdur, bin düşün bir söyle” düsturu üretmiştir

Türk irfanı “boğaz dokuz boğumdur, bin düşün bir söyle” düsturu üretmiştir.

Meclis Başkanımız Sayın Şentop, bir televizyoncuya verdiği röportajda Montrö’yü ilga niyeti anlamı taşımayan ama Cumhurbaşkanı yetkilerini vurgulamak isterken maksadını aşmış bir ifadede bulundu.

Ben de bu sayfalarda Sayın Şentop’u eleştirdim,çoğu kişi susarken…

Bizim pozitif hukuk anlayışımızda hiç bir kamusal yetki mutlak ve sınırsız değildir…

Ne varki Montrö Sözleşmesi de dünyanın harikalarından birisi falan değildir.
Böyle bir sözleşmeyi yorumlamak için balo salonları mukimi veya hukukçu olmaya gerek yok.O sözleşmenin neresinde ülkemizin bekasını mutlak manada tesis eden ya da muazzam haklar oluşturan kısımlar var?

Belli bir cesametin altında kalan savaş gemilerine müdahele hakkımız dahi yok…

Bir kaç yıl önce bir Rus savaş gemisinin üzerindeki personelleri Boğaz kıyılarına silah doğrultup, gösteri yaparak geçti gitti.

O vakit görevde olan bu bay tekaüt amiraller ne yaptılar, onur denen reflekslerinde bir kıpırdanma oldu mu?

Hani Montrö bizim için teminattı?

Şimdi kalkmışlar Patrona Halil veya Kabakçı Mustafa edalarında hükümete efeleniyorlar…

Bu sözleşme güçlü olduğun müddetçe işine yarayacak, muğlak hükümlü bir sözleşme…

Buradaki çıkışlarında kutlu askerlik onurundan mülhem bir duruş da yok. Tamamen 2023’ü ülkemiz için kaosa çevirmeye niyetli siyasal muhalefetin omuzdaşlığını izhar etmektedirler, tıpkı AYM üyeleri gibi…

Kaldı ki Montrö Sözleşmesinden imzamızı çekeceğimizi söyleyen falan da olmadı…

Nereden çıktı bu ucuz ültimatom veya muhtıracılık soytarılığı,
Bu arada,askeri okullara giriş yönetmeliği değişikliğine de göndermede bulunuyorlar.

Cephede yanınızda savaşan,İslami hassasiyetleri olan bir mehmetçiğe ‘silah arkadaşım’ diyeceksin,ama iş o profillerin askeri okullara girişine gelince önlerine takoz koyacaksın,onları küçümseyeceksin…

Ne yani subay,general,amiral olmak için balo veya disko kültürünün ürünü mü olmak gerekiyor her durumda?
Unutmayın!

Türk insanı Cumhuriyetin erdemlerinden doğan haklarını yavaş yavaş istirdat ediyor.Geriye de dönmeyecek…

**
Bu arada:

Ak Parti içindeki dostlarımızın bazıları da,ağızlarıyla kulakları arasındaki mesafeyi biraz kısa tutmalılar…
Zaman zaman yaptıkları paldır küldür çıkışları ülküdaşlarımızı da irrite etmekte…

Kendilerine bir çeki düzen vermeleri veya susmaları makbul olacaktır…

Halil Kaya