Dünyayı kirletiyoruz
Dünyayı kirletiyoruz..!
Nasıl mı?..
Anlatalım..
Üzerinde yaşadığımız dünya; havasıyla, suyuyla, soğuğuyla, sıcağıyla ve hızla azalmakta olan kıt kaynaklarıyla çok kıymetli..
Lakin, özellikle gelişen sanayi ve teknoloji; her bakımdan doyumsuzlukta zirve yapan insanlar ile onların yaşadığı ülkelerin inanılmaz boyutlara ulaşan herşeyi yutma, sahip olma hırsları bu kıymeti aşama aşama yok ediyor..
Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmamak azim ve kararında hızla yol alıyor..!
Hepimiz biliyoruz ki,
Havayı, suyu, çevreyi bir an bile düşünme zahmetine katlanmadan kirletiyor, doğayı, ormanları acımasızca katlediyoruz…
Oysa ki, bütün dinler bu yapılanları hem yasaklıyor hem de büyük günahlardan sayıyor…
Peki bu denli kuvvetli karşı çıkışlara rağmen, neden acaba yaşanan/yaşatılan olumsuzluğa bir türlü önlem alınamıyor?..
Ben bu soruya tek kelimeyle ahlaki yoksunluk olarak diye cevap verebilirim…
Konuyu biraz açacak olursak..
Başka dinlerle de mütemmim cüz olduğunu varsaydığım ahlak ile ilgili ahkam kesemem..
Ancak kendi dinimiz İslam’ın itikadi ve uygulamalar boyutunun dışında bir de ahlaki boyutu var ki; işte o ulvi duygu, düşünce ve yaşayış ölçülerine maalesef dindaşlarımızca uyulmadığı net olarak görülmekte olan acı bir vakadır!
Ahlak demişken, ahlak bana göre yüzyıllara dayanan tecrübelerle ve yaşananlardan alınan dersler sonucu oluşmuş kurallara dayanan; insana insan olma değeri verip, insanca yaşamasını sağlayacak ve vicdanın ön planda olduğu çok kıymetli değerler manzumesidir..
Bu bağlamda, İslam’ın şartı 5 denirse de, son zamanlarda çoğu kişi gibi bende bu şartlara ahlakı ilave ediyor ve İslam’ın şartı 6’dır diyorum..
Ve bu konu hakkında şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Mükemmel ahlakı, yani Türk/İslam ahlakını rahmetli büyüğümüz Prof. Dr. Erol Güngör Hocamız, çeşitli vesilerle çok güzel anlatmış, yazıp-söylemiştir..
Sözün özü, keşke ahlaki ve etik kurallara herkes uysa; dünyada ne aç, ne açıkta insan olur.. Ne hakka-hukuka riayetsizlik olur.. Ne kadın cinayetleri, ne çocuklara cinsel saldırı, ne hırsızlıklar, yolsuzluklar, azgınlıklar olur, ne hayvanlara eziyet olur.. Ne çevre kirletilir, ne de ülkeler arasında savaşlar olur.!!
Yazıyı bitirirken son cümlemiz şu olsun:
Yaşanabilir dünyada yaşamak, gelecek nesillere de yaşanır bir dünya bırakmak arzusunda olanların çoğalması en büyük dileğimizdir..
Yeni bir yazımızda buluşmak üzere esen kalınız!
Harun KILIÇ
ANKARA