ERDOĞAN ESİR Mİ ALINDI

Son gunlerde Turkiye’de gerceklestirilen atamalar, bulunulan aciklamalar, yurutulen yasal(!) islemler nedeniyle, bilhassa AK Partili ve MHP’li secmenler endise yasamaya baslamislardi.

Cumhur Ittifaki’ni birilerinin yikmak istedigi netlesmisti.

Hal boyle olunca da, AK Partililer ile MHP’liler arasinda bulunulan istisareler sonrasinda, Kulliye’de ve Parti icinde cok ciddi bir Kurd Lobisi kurulmus olup, tahminlerin ustunde bir guce kavusmus oldugu ortaya cikti.

FETO ve PKK ile mucadele ediliyor denilirken, FETO’nun ve narko teror orgutu PKK’nin meclis temsilcisi HDP’nin hosuna gidecek yonde eylemlerde ve soylemlerde bulunulmasini destekleyen isimler ile Islami Kurdculuk yapilanmasina donusen dernekler icinden Mazlumder, Kadem gibi sozum ona insan haklari ve kadin haklari savunucu gorunumlu Kurd agirlikli orgutlerin perde arkasindaki faaliyetleri ve Cumhurbaskani Erdogan ustundeki agrilikli etkileri arastirilmasi gerekiyordu.

Andimiz konusu ile ulkede, “cozum sureci” olarak hatirladigimiz donemdeki, ihanet amacli bolucu eylemler ve soylemler bugun tekrar, adeta “yeni bir kalkisma” gibisinden sergilenmeye, medyada ve sosyal medyada boluculugu gecmiste destekleyen isimler ve kurumlar tarafindan desteklenmeye baslandi.

Simdi basa donelim ve Andimizin kaldirilmasi konusunu 2012’de resmi basvuru ile baslatip, 2013’de resmi olarak kaldirilmasini arastiralim. Arastirma neticesinde, herkesin sanmakta oldugu gibi karsimiza FETO degil, Mazlumder denilen Gladio yapilanmasi cikiyor.

Mazlumder’in basvuru sonrasinda FETO’nun ele gecirdigi yargi erkinin aldigi karar sonrasinda Andimiz tedrisattan kaldirilmisti.

Mazlumder, temel olarak hicbir ayrim gozetmeksizin insan hak ve ozgurluklerine sahip cikan, Islami agirlikli bir sivil toplum orgut olarak kendisini taniyor. Oysa mercek altina alip da arastirdigimiz zaman, devletin Hizbullah’i tetikci olarak kullandigi donemlerden kalma bir ideolojinin agirliklik tasidigi yapi oldugunu goruyoruz.

Ummetcilik savunusu ile Kurdculuk yapan bir kurum da denilebilir.

Daha dogrusu, Islamcilik amaci ile kurulmus fakat bugun sergiledigi misyon ile Kurdculuk yapmakta olan bir orgut haline gelmis de denilebilir.

Bu hususu netlestirmek icin, AK Parti’ye karsi girisilen, George Soros ve FETO tarafindan desteklenen Gezi Parki olayinda, CHP ve HDP ittifakinin yaninda yer alarak, Emek ve Adalet Platformu’nun bildirisine imza atan Genel Başkan Ahmet Faruk Ünsal, İstanbul Şube Başkanı Cüneyt Sarıyaşar gibi isimler, Mazlumder icindeki Kurdistanci yapinin desifre olan kripto isimlerdi.

Imza skandalindan sonra Mazlumder Kurucusu Gazeteci-Yazar Abdurahman Dilipak’in Mazumder’deki üyeliğini askıya almasi, İHH Yönetim Kurulu üyesi avukat Avukat Gülden Sönmez’in Mazlumder’den istifa etmesi, IHH’nin sahiplendigi Mavi Marmara olayinda Gulen’in politikalarina destek olmak amaciyla bulunulmus bir eylem olarak degerlendirildi ve orgut icinde hukumet yanlisi ve karsiti gruplarin varligi tescillenmis oldu.

Imzacilar arasindaki bir baska ilginc isim ise, her turlu konuda Turk kimliginden rahatsizligini dile getiren Mehmet Bekaroglu’ndan geldi.

Soyle demisti Bekaroglu…

– Bu insanların bu çıkışı bile bildirimizin ne kadar doğru olduğunu gösteriyor. Mesaj yerine ulaşmıştır. Bildiri imzacılarına ve Mazlum-Der’ yapılan bu saldırının sahipleri belli.

Aslinda gercekten belliydi. Mazlumder icindeki gercek Islamcilarin, Kurdistan temali etnik milliyetcilige ve hatta PKK’ya yonelik destegini kinamak amaciyla, imzacilara yonelik tepkiydi.

Bununla da kalmadilar ve Mehmet Bekaroğlu ile birlikte Ali Bulaç, Mehmet Efe, Yıldız Ramazanoğlu, Cihan Aktaş, Osman Bostan, Fatma Ünsan gibi İslami kesimin bilinen isimlerinin de imza attığı Gezi Parkı bildirisinde “Bir zamanlar mazlum olmak zalim olmamızı ya da zalimleri desteklememizi gerektirmez” diyecek kadar ileri gittiler.

Kilit cumle de burasiydi aslinda…

Bir zamanlar mazlum olan, o gunlerde Gezi Parki olayina karsi cikan Tayyip Erdogan ve AK Partiyi, zalim olarak tanimladilar.

Islamci gorunumlu Kurdistancilar, Erdogan’i hedef aldilar.

O gunlerden bugune Mazlumder icindeki Kurdculuk yapilanmasi, dernek icinde Kurd Lobisi olusturulmasi calismalarina hiz verdiler. CHP’yi ele geciren PKK yanlisi HDP destekcisi Kurd Lobisi gibisinden, Mazlumder’i de ele gecirme calismalarina hiz verdiler ve hatta da basarili oldular.

Kurd Lobisinin Mazlumder icinde guc kazanmaya baslamasi ve hatta gucu ele gecirmesi gercek Islamcilarin da gozunden kacmiyordu.

Dernegin Istanbul Sube Baskani, Ramazan Beyhan’in 2016 yilinda bulundugu aciklamada, “Bakıyoruz Türkiye’de olup biten hadiseler üzerinden bir ‘siyasi büro’ gibi, ofis gibi her olaya açıklama yapıyor ve bunlar genellikle iktidar karşıtı haklı-haksız açıklamalar oluyor.” deniliyordu.

Siyasi Buro terimini bilerek kullanmisti baskan.

Beyhan, daha da ileri gidiyor ve “MAZLUMDER, herkese açık olan ve zalime karşı duran bir yapıdır. Batı illerinde bir sokak kavgası oluyor, örgütün (PKK) doğudaki kaynakları da bunu Kürt-Türk savaşı gibi gösteriyor, bizimkiler de bunu kabul ederek o eksende açıklamalar yapıyor.” diyerek, siyasi politika ustu olmasi amaciyla kurulan bu Islami yapinin, PKK ve diger Kurdculuk calismalarina koltuk degnekligi yapan Genel Merkez’e karsi acik ve net tavrini dile getiriyordu.

Isin en ilginc yani ise, bu haber AK Parti’ye yakinligi ile bilinen Yeni Safak Gazetesi’nden duyurulurken, Sabah Gazetesi ve A Haber bu aciklamalari duymazdan geliyordu.

Devami var…

Gusan Yedic