Kudüs olayına farklı bir bakış açısı…
Kudüs olayına farklı bir bakış açısı…
Bize, bizi yönetsinler dediklerimiz taaa 1949’da ABD’ye karşı teslim bayrağını çektirmişler..
Özellikle 50’li ve hatta 60’lı yıllar herşeyimizle dışa bağımlı hale gelmişiz..
Ki, biz ilk okulda iken, ABD’den sağlanan Marshall yardımı planı çerçevesinde gelmiş olan süt tozundan kaynatılıp dağıtılan ve zorunlu olarak içtiğimiz (çünkü yukarıdan verilen emir gereği içmeyene dayak vardı) o berbat süt ve ayran hiç aklımdan çıkmaz..
Ha keza 80’li yıllar.. Yöneticilerimiz ittifakla bağımlılığı birbirine karıştırdıkları(!) için hiç başımızı kaldıramamışız.. Mesela az bir niyetlensek içteki satılmışlarında gayretiyle başımıza bir sürü gaileler açılmış.. Demem o ki, sırf silah değil hemen herşeyde özellikle teknolojik ürünlerde başta ABD, Almanya olmak üzere dışa bağımlıyız..
Dedik ya “sırf teknolojide dışa bağımlı değiliz” diye.. Baksanıza, tıpkı 80’li yılların tekrarı bir kez daha günümüzde karşımıza çıkıp yine et-süt ve tarım ürünlerinin çoğunu da ithal ediyoruz.. Hele hele saman ithali ayıbı ise yönetimdekiler için tam yüz karasıdır…
Özetle, öze dönüp biraz da sıkıntıya katlanıp yerli ve milli ürünleri üretip, enerji kaynakları hariç (çünkü tıpkı Japonya’da olduğu gibi bizde de yok) yerli kaynaklara yönelmeliyiz..
“Sıkıntıya katlanalım” dedim, halkımızın Suriyeli olanları ve % 15’lik kaymak tabakası hariç yüzde 80’ni zaten sıkıntı içinde yaşadıklarından onlar için pek farketmez.. Mühim olan iktidar mensupları ve iktidarın zengin ettiği %15’lik kesimin de “çekilecek her sıkıntıda bizde varız” diyebilmeleri…
Ki, diyeceklerini zannetmem…
Ki, keşke deseler ve millet olarak hiç değilse milli konularda bari birlikte hareket etmeyi becerebilsek..
O zaman ne ABD ne İsrail nede diğerleri hem yurt içinde hem de çevremizde Türk milletini ve İslam alemini derinden yaralayan böylesi oldu bittilere yönelemezler!
Yeni bir yazımızda buluşmak üzere esen kalınız…
Harun Kılıç
ANKARA