BİZ MİYİZ ÜLKÜCÜ? YOKSA ONLAR MIYDI ÜLKÜCÜ?
BİZ MİYİZ ÜLKÜCÜ? YOKSA ONLAR MIYDI ÜLKÜCÜ?
Dün akşam onlarca yasaklamalara engellemelere rağmen yine birçok ülkücüye ulaşan “KAFES” filmi onlarca sıkıntıları aşarak TV de ilk defa Star TV de iki kez arka arkaya yayınlandı. Bu sayede hem yeniden izleme şansını yakaladık. Ayrıca izleyemeyen birçok kişiye de bu şekilde ulaşmış oldu.
Filmi izlerken sanki o günleri iliklerime yaşamışçasına iliklerime kadar hissettim. Bu sırada aklıma bir sürü soru bir kısmına cevap bula biliyorum fakat bir soru var ki cevabını bulamıyorum.
Siz bula biliyorsanız buyun size soruyorum.
BİZ MİYİZ ÜLKÜCÜ? YOKSA ONLAR MIYDI ÜLKÜCÜ?
İşte bu sorunun cevabını bir türlü bulamıyorum. Büyüklerin anlattıklarını dinliyorum senaryo dahi olsa böyle yapımlarda yaşanan gerçekleri görüyorum işin içinden bir türlü çıkamıyorum. .Onların tek dertleri VATAN bir de şuan bizlere bakıyorum derdimiz olmuş makam, mevki, nefis olmuş.
Fitne, fesat girmiş artık aramıza Ali oradaysa ben yokum gelmem. Hasan neden orada oturuyor ben oturmuyorum. İsmet arkamdan böyle demiş küstüm oynamıyorum diyen 3 yaşında ki çocuklara dönmüşüz.
Bunları bir kenara bırakıp kendimize şuan hiç soruyor muyuz acaba Dursun Önkuzu ciğerleri şişirilip camdan aşağıya atıldığın da, Mustafa’nın boynuna yağlı urgan geçirildiğin de, Fırat defalarca bıçaklandığın da acaba canları yandı mı ne hissettiler canları acımı diye sorduk mu? Bunların veballerini nasıl vereceğiz hiç düşün mü?
Şimdi birçoğunuz bana kızacak, sen kimsin diyecek, ülkücülüğümüzü sorgulamak sana mı kaldı diyecekler ama ben bunlar düzelene kadar sormaya ve sorgulamaya devam edeceğim.
Madem böyle iki soru daha ekleyeyim.
Bir madem ülkücülüğünüzden bu kadar eminsiniz niye gocunuyorsunuz?
İki madem onlar gibi ülkücüyüz neden bu ayrılık gayrılıklar?
Onlarda sizler gibi yapsaydı. Her biri bir yere çekseydi Ali varken ben yokum. Hasan neden orada deselerdi yada onca işkenceyi çekmek yerine banane ya deseydiler nasıl olurdu acaba.
Lakin onlar böyle mi yaptılar aksine ölüme bile bir beraber gittiler. Hangimiz şimdi bu cesaret ve birliktelikle hareket eder.
Onlar VATAN dediler, biz Makam Mevki diyoruz.
Onlar biz biriz beraberiz Ölümde bile dediler, biz O varsa ben yokum dedik.
En önemlisi de onlar yapılan işkencelere rağmen NEFİS lerini hiçe saydılar, biz ise NEFSİmizin kölesi olduk.
Bir film deriz, belgesel deriz, kitap deriz geçeriz. Hal bu ki orada o anlatılanlar yazılanlar gerçek yaşanmışlıklar.
Bir filmden nerelere geldik diyorsunuz. Ama böyle işte insanın yüreği dayanmıyor. Bu kadar yaşanmışlıkları duydukça, parçalanmışlıkları gördükçe, maziyi dinledikçe en başta sorduğum sorunun cevabını vallahi bulamıyorum.
Bana ister kızın ister darılın büyüklerim ağabeylerim kardeşlerim lakin bu böyle tâki bizler onlar gibi NEFİSLERİMİZİ toprağa gömüp tekrardan bir ve diri olana kadar bu sorunun cevabı aranacak.
Son olarak KAFES filminde emeği geçen yapımcısından, senaristine, yönetmenine, oyuncusuna, en üstündekinden en altındakilere kim varsa herkes den Allah razı olsun. Rabbim böyle güzel yapımların devamını daim eylesin.
Selam ve Dua İle Allah’a emanet olun.
Doğan BABA