DERTLEŞELİM Mİ BİRAZ REİS? DÜN GECE “DARBE” LAFI GEÇTİ…
Dertleşelim mi biraz Reis?
İçimi dökemez oldum gayrı kimseye, konuşamaz oldu dilim.
Öfkeme yenildiğim anlar çoğaldı bu aralar. Yitip gidenlerin ardından yas tutmak, kelam eylemek yordu fikirlerimi..
Yitip gidenler dedim de..
Sahi, orada mı Pehlivanoğlu? Yanında mı?
Sorsana bir, yazdığı mektubun heyecanı var mı hala içinde?
Darbe nedir? Ne demektir? Nasıl yapılır? Nasıl önlenir? Ordu yönetime nasıl el koyar? Darbe yüzünden nasıl canlar verilir? Ülke toprakları nasıl korunur? Gerçek vatanseverlik nasıl gösterilir? Ne fedakarlıklar yapılır? Nelerden vazgeçilir?
Sor da anlatsın be Reis.
Halil Ağabey ile Selçuk Ağabey de yanında mı?
Sorsana, hala acıyor mu yağlı urganın kestiği boyunları? Kefenleri hala ütüsüz mü? Hala ikiz kardeş gibi yan yana mı ikisi? Darbe denilince nasıl susuyorlar? Ürperiyor mu ikisinin tüyleri? Sararıyor mu yüzleri? Doluyor mu gözleri? Sor da anlatsınlar Reis.
Ali Bülent Ağabey nerede?
Dik duruş ne demek? Darağacına nasıl yürünür? Darbeye karşı göğsünü gererek can nasıl verilir? Darbe yapan soysuzlara karşı TÜRK’lük nasıl haykırılır? Emir altında bulunan Türk askerine karşı nasıl davranılır? Sorsana be Reis, anlatsın.
Fikri Arıkan Ağabey de oralarda mı?
Darbe döneminde suçsuz yere içeri atılan ve hakkında idam kararı verildikten sonra ziyaretine gelen babasına “Üzülme baba, Allah için ölmek de güzeldir.” diyen Fikri Ağabey iyi bilir değil mi asıl cunta yönetimini? Darbenin nasıl yapıldığını, bu memleketin nasıl kurtarıldığını en iyi onlar bilir değil mi?
Cengiz Baktemur Ağabey nerelerde? Yakınında mı şuan?
Sorsana ona da Reis, iki kere idam edilmek nasılmış?
Cunta yönetiminin, Ülkücülere takındığı tavrı sor Reis. Altındaki sandalyeye attıkları tekmeyi sor? Darağacında nasıl can çekiştiğini, eli kolu bağlı bir adamın ikinci kez nasıl idam edildiğini anlatsın.
Ya da sen iyisi mi, hepsine sor Reis.
Darbe döneminde idam edilen, kurşuna dizilen ağabeylerimiz bilir en iyisini, en doğrusunu. Sırtından hançer yemenin, uğruna canını verecek olduğun devletinin kolluk kuvvetleri tarafından kurşuna dizilmenin, devletin görevlendirdiği imam ve infaz erkanı tarafından idam edilmenin ne demek olduğunu en iyi onlar bilir.
Bizi soracak olursan, biz hala bıraktığın gibiyiz be Reis.
Son baktığın gibiyiz. Dün gece “darbe” lafı geçti yine, kahpe düzenin tam ortasında. İçimiz acıdı, elimiz titredi. Doldu gözlerimiz de, gözyaşlarımızı yüreğimiz içti. Sonra, kafası kesilen askerler gördük, tekmelenen, bıçaklanan, derisi yüzülen, kaburgası kırılan emir altındaki rütbesiz askerler. Eşi hamile olan, yavrusunu bir kez olsun öpüp/koklamamış, ardında sıradağlar gibi durduğunu zannettiği milleti tarafından linç edilen askerler. Hem “darbe” diyerek yaktılar içimizi, hem Türk askerini katlederek dağladılar yüreğimizi.
Biz yine dim’dik ayaktayız Reis.
Lider var başımızda, Allah uzun ömürler versin. İndirmedi bizi sokağa, ağzından salya akan leş kargaları gibi “saldırın, gerekirse öldürün ama yeter ki meydanlara inin” diye emirler de vermedi. Hamd’olsun ki; elimiz kalkmadı askere, polise. Çok şükür ki; bulaşmadı masum askerlerin kanı elimize.
Canımız acıyor ama alışkınız, gözlerimiz kan çanağı ama olsun.
Biz yine ayaktayız, nöbetteyiz.
Bu arada, selam eyle oradaki gerçek olan kahpe darbenin bizden aldığı yiğit ağabeylerimize. Onlar anlatsın, sen dinle. Geleceğiz elbet bizde, o gün oturur duygulanırız hep birlikte..
.-Şahin Etiğ / 16.07.2016